Çocukluk Romanıma Şiir

 

 

çiçekler büyüttüm Zezé

çocukluğuma saçtığın sayfalarca tohumdan.

ben, çiçeklerimle birlikte büyüyordum;

sense hep aynı yaşta küçük.

 

Biraz daha büyüdüğümde ne olacak,

deniz görünecek mi uzakta?

 

Luciano’nun göğünün altında” geçen çokça yıl…

şimdi şiirler sana,

çocukluğuma uzanan kökleri kalemimin

derenin kıyısındaki küçük şeker portakalı fidanıyım.

 

toprağı eşelediğin dal parçası

uçup giden büyük öfkelerin

yüreğinin yakınındaki ses, bilmediğin

hepsi sensin Zezé, hepsi benim.

kaç hikaye oldun kısa hayatlarda,

kaç çocuk büyüttün,

hayallerinin o doyurucu kalabalığında?

 

portakal fidanın kökleriyle konuşurken

çocuktuk, hayatlar yaratılıyordu

içime ektiğin kuşlarımı yaşattın

köklerim oldu bir portakal fidanı,

çok dallar vermekteyim şimdi

Kuşlar büyüttün.

 

ve “canlı/cansız her şeyle konuşup durman…

kulağını sözcüklerime dayarsan,

kalp atışlarımı duyabilirsin.

hem, farkına varırız kaç kuş büyüttüğünün

yoktu bir önemi, saymayabilirsin

 

hepimiz büyüktük, büyük ve hüzünlü

yeşilini ve çiçeklerini

ve renklerini ve beyazlığını görebileyim diye

çok baharlar beklemekteyim.

geliyor da biliyor musun her seferinde

ısrarla gelmekte baharlarım.

 

Sen, zamanı kaçırınca

bir daha asla şair kıyafeti olamayacağını düşünen çocuk!

şimdinin hüzünleri, yaştan daha hızlı büyüyor.

bir ipek kumaşım var

sana şair papyonu yapabileceğiz

sonra, tüm şairlere şiirlerimizle sesleniriz.

Minguinho olurlar, sohbet başlar

bir Minguinho’n olursa, hem

tüm kuşlar uzun yaşar,

keşfederiz.

 

küçük portakal fidanıyım,

Ağaçlarda salınan türlü yapraklarım

rüzgârla dansı şiir oluyor, her yaprağımın,

altına bir tarih bıraktığım.

 

 

T.E.

Mayıs 19, 2022